Saadet Partisi Hatay Milletvekili Doç. Dr. Necmettin Çalışkan, Meclis’te yaptığı konuşmada deprem bölgesindeki sorunların devam ettiğini ve yetkililerin eksik bilgilendirmelerle Cumhurbaşkanı’nı yanılttığını iddia etti.
ANAHTAR TESLİM EDİLDİ AMA…
2 Şubat 2024’te Cumhurbaşkanı’nın Hatay’a gelerek deprem konutlarının kurasının yapıldığını hatırlatan Çalışkan, “Deprem konutları kurası yapıldı, anahtar teslim edildi ama hâlen tek bir kişi evine yerleşmedi. Altı aydan beri sadece anahtarcılar zengin oldu” dedi.
Milletvekili, konutların altyapı eksikliklerine dikkat çekerek, “Yolu bitmemiş, boyası bitmemiş, altyapısı bitmemiş. Sayın Cumhurbaşkanı burada bürokratlar tarafından mı, kimler tarafından bilmiyorum, yanıltılıyor. Deprem konutu alan insanlar “Ev aldım.” diye imza da attıkları için yardımlar kesildi.” ifadelerini kullandı.
Çalışkan, rezerv alanı konusundaki belirsizlikleri eleştirdi: “Deprem bölgesinin önemli bir sorunu, rezerv alanı. Aslında Hükûmetin belki de yaptığı en iyi iş rezerv alanı ama en fazla eline yüzüne bulaştırdığı, halkı kendine düşman ettiği alan rezerv alanı sorunu.” diyerek tepkisini dile getirdi.
EVİMİZİ YIKACAKLAR, NEREYE GİDECEĞİZ?
Çalışkan, vatandaşların mağduriyetine dikkat çekerek, “İnsanlara ‘Aceleyle tahliye edin, binalar yıkılacak.’ deniyor. Fakat vatandaş ‘Nereye gideyim, sağlam binalar neden yıkılıyor?’ diye soruyor. Aldığımız bilgilere göre, yetkililer, ‘Bu alanlardaki sağlam binalar bütünlüğü bozuyor, kamu binalarını yıkmayız.’ gibi açıklamalarda bulunuyor.” ifadelerini kullandı.
Milletvekili, istimlak sürecindeki belirsizliklere değindi: “Sağlam evin var, kamu istimlak edecek, el koyacak, yıkacak, sana yeni daire yapıp verecek. Peki, bunu kaça sayacak? Belli değil. Peki, ben yeni ev alıyorum, kaça alıyorum? Belli değil. Peki, ben yeni ev alıyorum, kaça alıyorum? Belli değil. Hepsi meçhul, ortada hiç belli bir şey yok.” dedi.
HATAY’DA 70 BİN DAVA AÇILDI
Çalışkan, “Sadece Hatay’da 70 bin dava açıldı. 70 bin aile eğer bu yapılan işlerden rahatsızsa, mahkemeye gidiyorsa burada bir düşünüp durmak gerekiyor,” diyerek hukukî sürece dikkat çekti.